Türkiye Kamu-Sen Zonguldak İl Temsilcisi Kadir Bacıoğlu, Türk sporunun tarihinin en karanlık dönemini yaşadığını öne sürdü. Bacıoğlu, sporda doping ve şike gibi olaylarında son yıllarda patlama yaşandığını belirterek, şu görüşlere yer verdi:

&[#]8220;EN ÖNEMLİ SPOR BRANŞLARINDA &[#]8216;REZALET ÜZERİNE REZALET&[#]8217; YAŞIYORUZ&[#]8221;

&[#]8220;Sporumuz tarihinin en karanlık dönemini yaşıyor. Her yere ve her değere kirli siyaset anlayışını yerleştiren iktidar sahipleri, sporu da kirlettiler. Önce tüm spor federasyonlarına müdahil oldular. Ehliyeti, bilgi birikimini ve tecrübeyi bir tarafa bırakıp, yandaşlarını federasyonlara yerleştirdiler. Böylece hem saltanatlarını sürdürdüler, hem de sporu spor olmaktan çıkarttılar. Bu da yetmedi amatör, profesyonel olup olmadığına bakmadan, tüm spor kulüplerini ele geçirdiler. Ele geçiremedikleri birkaç profesyonel spor kulübünü ise düşman ilan ettiler. Gençlik ve Spor Bakanlığı&[#]8217;nın kuruluşundan sonra, ümitle sporumuzun ayağa kalkacağını ve itibar kazanacağını bekledik. Fakat ümitler boşa çıktı. Gençlik ve Spor Bakanlığı, ehil eller yerine, yandaşlara ve sadece şov yapan bir Bakan&[#]8217;a teslim edildi. Bu tablodan ne çıkardı? Elbette rezalet!.. En önemli spor branşlarında &[#]8216;rezalet üzerine rezalet&[#]8217; yaşıyoruz. Basketbolda Avrupa Şampiyonası&[#]8217;nda rezil olduk. Özellikle, atletizmde ilk defa Avrupa arenasında zaferler kazanmıştık. Ama hepsi dopingli çıktı! Ne yazık ki hepsi kirli zaferler oldu&[#]8230; Sporda yüzümüzü kızartan doping ve şike gibi olaylarda, son yıllarda patlama yaşıyoruz. 2012 yılında dopingli sporcu sayımız 25 iken, bu yılın ilk 6 ayında bu sayı 119&[#]8217;a çıkmıştır. Dopingde rekor 48 sporcu ile atletizm de kırılmıştır. İkinci sırada ise, halter branşı yer almıştır. Doping girmediği sanılan yağlı güreşlerimizde de yıllardır kirli bir oyunun oynandığı nihayet ortaya çıktı. 17 sporcunun dopingli olduğu ve özellikle &[#]8216;Altın Kemer&[#]8217;in ebedi sahibi olan&[#]8217; güreşçimizin de aynı haltları yediği ortaya çıktı. Milli sporumuz ve adı &[#]8216;Er Meydanı&[#]8217; olan sporu da kirletmekten çekinmeyenlere, hocasından sporcusuna ve kulüplerine kadar ancak &[#]8216;binlerce kez yazıklar olsun ve lanet olsun&[#]8217; denir.&[#]8221;

&[#]8220;ÖZELLİKLE &[#]8216;AHLAK&[#]8217; NOKTASINDA ASLA TAVİZ VERİLMEMELİ&[#]8221;

Türk sporunun, tarihi boyunca uluslararası arenada hiçbir dönemde bu kadar rezil rüsva olmadığını belirten Bacıoğlu, &[#]8220;Futbolda güzide kulüplerimize yaşatılan rezaletler, Avrupa arenasından men cezaları hepimizi üzmektedir. Olaylara &[#]8216;taraftar&[#]8217; gözü dışında bakmak, en temel insani duruştur. Kim kirli işlere bulaşmışsa; unvanı, makamı ve kimliği ne olursa olsun kınanmalıdır ki, bu kirli yol tamamen kapansın. Türk sporu; tarihi boyunca uluslararası arenada hiçbir dönemde bu kadar rezil rüsva olmamıştır. Şike, doping bilmem ne halt hiçbir dönemde bu kadar ayyuka çıkmamıştı!.. Sporda yaşadığımız yüz kızartıcı olaylar nedeniyle, Türk milletinin itibarı da zedelenmektedir. Sporu kirli emellerine alet ederek, milletimizin başının önüne eğilmesine sebep olanlardan mutlaka hesap sorulmalı ve en ağır cezalar verilmelidir. Sporun ruhuna uygun bir anlayış içinde olmayan yönetici ve sporcular ayıklanmalı, sporumuz temiz ve becerikli ellere teslim edilmelidir. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk&[#]8217;ün dediği gibi, &[#]8216;Ben sporcunun, zeki, çevik ve ahlaklı olanını severim&[#]8217; anlayışı, sporun ve sporcunun şiarı olmalıdır. Özellikle &[#]8216;ahlak&[#]8217; noktasında asla taviz verilmemelidir&[#]8221; dedi.
Editör: Pusula Gazetesi