• Koskocaman Ereğli bu olur mu? Belediye başkanı tabela dikmiş, bu yol karayollarına aitmiş. Biz burada küçük siyaset yapmıyoruz. Kendisi de o yolu yapabilirdi.
  • Kaçak kömürcülük Türkiye’de de hiçbir yerde hoş karşılanmaz. Kömür sektörünü böyle fareler gibi sağı solu oyarak tahrip edilmemelidir. Öneri gelirse değerlendiririz.
  • Taşkömürü işletmesi şu anda 12 bin işçisi olan müessesedir. İhtiyaç varsa biz yine işçi alırız. Yeter ki adam akıllı bir istihdam politikası olsun. Kendi haline terk edemeyiz.
  • Bu şehir üretiyor, ama ürettiğinin karşılığını alamıyor şeklinde bir propaganda var, bu külleyen yalan bir propagandadır. Zonguldak aldığı yatırımlar itibariyle 9. sıradadır.
  • İstemeyi bilirseniz, hangi merciiye nasıl ulaşabileceğini bilen bir mekanizma sonuca varır. Her sondajdan petrol çıkmaz. Petrol bulana kadar sondaja devam.
  • Zonguldak’ın Merkez ve Ereğli Belediye Başkanının CHP’li olması hiçbir anlam ifade etmez. Meseleleri bize gelirse borcu kabul ederiz. Ama samimi olalım.
  • Bartın-Karabük sizden ayrıldı. Büyükşehir için Zonguldak ile yeniden bir araya gelmezler. Ciddi bir hamleyle sonuca ulaşabilirsiniz. Aslında 5 çocuk fena değildir.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, dün Zonguldak’taki sivil toplum örgütleriyle bir araya geldi. Zonguldak Platformu’nun Polisevi’nde düzenlediği toplantıya, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, AK Parti Zonguldak Milletvekilleri Köksal Toptan, Özcan Ulupınar ve Ercan Candan, İl Başkanı Hamdi Uçar, Merkez İlçe Başkanı Metin Karaduman, Kadın Kolları Başkanı Havva Yılmaz, İl Genel Meclisi Başkanı İsmail Terzi, Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş, Filyos Belediye Başkanı Ömer Ünal ve çok sayıda partili eşlik etti.

Toplantıda, başta Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun (TTK) işçi açıklarının giderilmesi olmak üzere yaklaşık 4 bin çalışanın mağdur olduğu kaçak ocaklar sorunu, Mithatpaşa Tüneli, Filyos Vadi Projesi, Zonguldak-Ereğli, Zonguldak-Devrek karayolunun tamamlanması, BEܒde kadro açılması isteği, Zonguldak’ın büyükşehir yapılması, feribot seferleri, Çatalağzı’ndaki termik santralinin sıcak suyunun evlerde kullanılması, Bahçelievler mevkiinde bulunan zemin hareketleri, öğretmen açıkları gibi birçok sorun dile getirildi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, sorunları dinledikten sonra yaptığı konuşmada, şunları söyledi:

“İNŞALLAH MÜTEAHHİT FACİASIYLA KARŞILAŞMAZSINIZ”

“Öncelikle Zonguldak’ta 140 sivil toplum örgütünü bir araya getiren ‘Zonguldak Platformu’ adı altında bir platform oluşmuş olması, bana göre şehrin geleceği açısından tarihi bir olaydır, güzel bir olaydır, bunu önemsiyorum. Mithatpaşa Tüneli meselesi, özellikle Filyos Vadisi de gündemde olunca, bu hayati öneme de sahiptir. Bunun ihalesi yapıldı ve kazma vurulacak. Allah nasip ederse, iş rayına girdi ve devam edecek. Ümit ederim ki, şu yolda karşılaştığımız müteahhit faciasıyla karşılaşmazsınız. Bizim de temennimiz odur, ama talihsizlik olunca da oluyor. Çünkü şartlara haiz olan bir insan gelip ihaleye giriyor, fakat sonra da bakıyorsunuz adam iflas etmiş. Hesabını-kitabını bilmeyen adamlar iflas eder. Maalesef TOKİ’de de, karayollarında da birçok müteahhit iflas ediyor. Ya büyük kırımlar yapıyorlar veyahut da buradan kazandıklarını başka yerlere yatırıyorlar. Sapça ve Üzülmez tünelleri, Ankara yolu üzerinde bunlar yapılıyor. Bir kere yol açısından şunun altını çizmek isterim. Elini vicdanına koyanlar şunu bilirler, Zonguldak’ta karayolları yatırımları son 10 yılda parasal olarak yüzde bin artmıştır. Bir kere Akçakoca’dan bu tarafa gelin, Düzce’den Ereğli’ye gelen duble yol 9 tünelle birlikte maliyeti 612 milyon liradır. Bir taraftan sizin 3 aksınız var. Birisi Düzce çıkışı, birisi Ankara çıkışı, biri Bartın çıkışı... Bu üç güzergahta da ciddi çalışmalar var. Ereğli’ye kadar bitti, bu aradaki yol yapılıyor. Eninde sonunda bitirilecek.”

“BAZILARI YAPILAN HİZMETTEN RAHATSIZ OLUYOR”

“Ereğli’nin içinden geçerken diyorsunuz ki, ‘koskocaman Ereğli bu olur mu?’ Orada da problem şu... Belediye başkanı tabela dikmiş oraya, efendim bu yol Karayolları’na aitmiş. Biz de bilmiyorduk yani Karayolları’na ait olduğunu. Şehir geçişleri tabii ki Karayolları’na aittir. Eskiden ülkede şöyle bir şey vardı. Karayolları asfalt döker veya belediyeler asfalt döker arkasından Telekom gelir kazar. Arkasından doğal geldi, doğalgaz gelir kazar. Kanalizasyon için de kazılır. Bir işi on kere yaparız ve milli servet heba olur. Gülüç Belediyemiz ne yaptı, alt yapı işini bitirdi, oranın da asfaltı yapıldı ve kaymak gibi oldu. Niye bu Ereğli’de yapılmasın? Bütün mesele bu... Biz burada küçük siyaset yapmıyoruz. Kimsenin de bunu yapmaması gerekiyor. Diğer akslarda da belli yerlerden sıkıntılar var, ama netice itibariyle hani bazı yerlerde tabela görürsünüz, işte ‘inşaat sebebiyle verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz’ derler ya, aslında bizim iktidar olarak şöyle bir tabela dikmemiz lazım. ‘Memlekete yaptığımız hizmetlerden dolayı muhalefete verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz’ falan dememiz lazım. Bazıları yapılan hizmetten rahatsız oluyor. Yani neticede inşaat yaptığınız zaman karayolunda bir süre sıkıntı çekeceksiniz, bunun başka yolu yok ki, ama şunu bilmenizde fayda var. Bütün bu tüneller, bütün bu yollar planlanmıştır ve buralar için ciddi meblağlar ayrılmıştır. Zonguldaklı bunun farkındadır ve yol açısından inanın Allah’ın izniyle birkaç yıl içerisinde burada hiçbir problem kalmayacak. Karayollarındaki bu yatırımlar son derece pahalı yatırımlardır. Hepinizin de bunu bilmesi gerekiyor.”

“ÜZERİMİZE DÜŞEN NEYSE O İŞİN ÜSTESİNDEN GELİRİZ”

Karadeniz Muhtarlar Federasyonu Genel Başkanı Şerafettin Nas’ın kaçak kömür ocaklarıyla ilgili sorunun çözümü konusundaki düşüncesini de değerlendiren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, “Kaçak kömür meselesi ile ilgili arkadaşlar sabıkalı haline gelmiş vesaire. Açık söyleyeyim, tabii kaçak kömür meselesi, Zonguldak’ın da problemidir ve Türkiye’de de bu herhalde hiçbir yerde hoş karşılanmaz. Bizim için ciddi bir sektör olan kömür sektörünü böyle fareler gibi sağı-solu oyarak düzensiz bir şekilde tabiatı da tahrip etmemeliyiz. Bunu usulüne uygun yapmalıyız. Bir takım yerler gerekli mücadeleyi yapıyor, ama bugüne kadar olmuş bitmişlerle ilgili netice itibariyle ‘tamam kardeşim, bu yapıldı, ama bugünden sonra yapılmasın’ denebilir. Bununla ilgili arkadaşlarımız bizim önümüze de bir şey getirirlerse, bize düşen bir şey olursa biz de memnuniyetle o işin üstesine gideriz. Kömür meselesini ele almışken, bazen insanlar efendim, taşkömürü işletmesi Zonguldak için hayati öneme sahip olan bir kurumdur ve burada bizden önce başka bir partiden bir arkadaş gelmiş buraya, ‘Burası emeğin başkenti iken emeklinin başkenti olmuş’ diyor. Zonguldak geçmişte 50 bin, 60 bin kişi yerine göre 70 bin kişi sadece bu kömür sektöründe, madende çalışmış ve bu insanlar belli bir yıl hizmet etmişler katma değer oluşturmuşlar. Tabii olarak emekli olmaları gerekti. Tabii onlar emekli olurken bu kentten göçüp gitsinler mi? Biz bunu mu istiyoruz? Dünyanın neresine giderseniz gidin maden şehirlerinde istemediğiniz kadar emekli vardır. Bu da şehir için çok ciddi bir katma değerdir” dedi.

“ADAM AKILLI BİR İSTİHDAM POLİTİKASI OLSUN”

TTK’ya işçi alımıyla da ilgili konuşan Çelik, şunları söyledi:

“TTK, şu anda 12 bin aşağı-yukarı işçisi olan müessesedir. İhtiyaç varsa biz yine alırız. İşçiye ihtiyaç olduğu zaman biz yine alırız. Yeter ki, rantabl biz bu insanları istihdam edelim, yeter ki adam akıllı bir istihdam politikası olsun. Bakın ‘bu şehir üretiyor, ama ürettiğinin karşılığını alamıyor’ şeklinde bir propaganda var, bu külliyen yalan bir propagandadır. Zonguldak vilayeti gelmeden özellikle ben bu konulara bir kez daha baktım. Zonguldak Türkiye’nin 81 vilayeti içerisinde aldığı yatırımlar itibariyle 9’uncu sıradadır. En fazla yatırım yapılan 9 vilayetlerden birisidir Zonguldak. Kim demiş vermiyor diye? Bakın TTK sadece 2012’de 460 milyon lira zarar etmiştir. Zarar etmesin, ama iş öyle değil, bunun çeşitli sebepleri var. Sadece işletme meselesi değil bu mesele. Bunu bile bile Hazine’den sübvanse ediyor hükümetimiz. Bu zarar karşılanır, çünkü şehrin sosyal hayatına, şehrin ekonomik hayatına çok ciddi katkısı var. Zarar da etse, şehrin en büyük geçim kaynaklarından birisi olan en önemli istihdam kaynaklarından birisi olan taşkömürü işletmeciliği meselesini bir tarafa bırakamayız, ihmal edemeyiz, kendi haline terk edemeyiz. Ama herkes şunu bilsin 460 milyon zarar etmiş olmasına rağmen biz bu sektörü ayakta tutmaya çalışıyoruz. Bu bir sosyal politikadır ve ıslah anlamında, verimliliği artırma anlamında, güvenlik tedbirleri daha fazla iş güvenliği alınması konusunda ne gerekiyorsa onu yaptık ve yapmaya devam edeceğiz.”

“KIYAMETE KADAR BİR SEKTÖR KALICI OLMAZ”

Tersanelerin dünyadaki krizden etkilediğini belirten Çelik, “Kıyamete kadar bir sektör kalıcı olmaz, birkaç yıl önceyi hatırlayın, tersane sektörü Türkiye’nin parlayan yıldızı haline geldi. Sadece burada değil, ben Denizcilik Meslek Liseleri açmakla yetiştiremiyordum. Milli Eğitim Bakanı olarak bu sektöre fazlasıyla ihtiyaç oldu ve tersanelerimiz 10 yıl sonrasına sipariş alıyorlar. Dünyada bir kriz oldu ve bu krizden sonra buradaki 9 tersane kapısına kilit vurdu. Bunun bir alternatifi var mı? Allah nasip ederse Türkiye’de iki bölge endüstri bölgesi ilan edildi biri Karaman, birisi de Zonguldak Filyos. Filyos Vadisi’ndeki işler kemale erdiği zaman Türkiye’nin en büyük limanlarından biri burada olacak. Burada belki 20 bin insan istihdamı söz konusu olacak. Bu bir alternatif yoldur. Nasıl ki tarımda birbirine rağbet olmadığı zaman bir ürün çeşitliliği yaratarak alternatif ürünleri devreye sokarak yapıyorsun burada da kömür bir sektör olarak devem etsin, ama kömürün yanı başında başka başka sektörleri de hayata geçirmek zorundayız. Bizim Çaycuma’mız da ilçemiz bütün Zonguldak’ı besleyecek bir tarımsal potansiyele sahiptir. Orası çok daha geliştirilebilir” diye konuştu.

Çelik, konuşmasında şunları söyledi:

“ZONGULDAK’TAN 1 ALINMIŞSA, BUNUN YERİNE EN AZ 5 VERİLMİŞTİR”

“Doğalgaz önümüzdeki yıl inşallah verilecek. Ereğli’nin dışında öğretmen başına düşen öğrenci sayısı itibariyle aslında Zonguldak Türkiye standartlarının çok üzerinde olan bir ildir. Burada ciddi bir derslik problemimiz yok. Zaman zaman öğretmen hareketliliğinden dolayı sıkıntılar var ama bunlar giderilebilir şeylerdir. Fakat ben Milli Eğitim Bakanlığım döneminde buraya geldim ve aradık taradık öğretmenevi için adam gibi yer bulamadık. O günden sonra buraya gelemedim. Umarım şimdiki öğretmenevi iyi olmuştur. Şimdi de hastaneye yer bulamayınca, mevcut hastane çok modern bir hale getirilecek. Bir taraftan da Ereğli’de, Devrek’te yepyeni hastaneler yapıldı. Diğer tarafta adliye binaları yapılıyor. Bu dönemde hangi sektöre el atarsanız atın Zonguldak’tan 1 alınmışsa bunun yerine en az 5 verilmiştir. Hesap kitap ortadadır. Tabiat harikası olan, bu kadar tabiat güzelliğe sahip olan bu şehri daha iyi hale getirmek bizim boynumuzun borcudur. Koca Zonguldak’ın kanalizasyonu yok. Daha yeni yapıldı. Dolayısıyla bu şehirdeki herkes 10 yıl önce neydi şimdi ne diye bakacak. Ben her şey gül gülistan, hiçbir eksik yok iddiasında değilim. Ama inanın istemeyi bilirseniz, hangi merciye nasıl ulaşabileceğini bilen bir mekanizma sonuca varır. Bir kere söyledik, iki kere söyledik olmadı demek yok. Her sondajdan petrol çıkmaz. Ama bu petrol aramaktan vazgeçeceğiz anlamına da gelmez. Petrol bulana kadar sondaja devam.”

“EREĞLİ’NİN VE ZONGULDAK’IN MESELELERİ BİZE GELDİĞİ ZAMAN BOYNUMUZUN BORCU KABUL EDERİZ”

“Zonguldak’ın bir derdi var ve çözemiyor musunuz? Milletvekilleri avantajlarınız var. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı yapmış, yıllarca siyasetin içerisinde olan, tecrübeli bir milletvekili ağabeyiniz var. Birbirinden değerli 2 milletvekilimiz var. MKYK’da değerli Emine Çift arkadaşınız var. CHP’de 2 milletvekiliniz ama herhalde Sayın Haberal cezaevinde olduğu için 1 milletvekiliniz var. Zonguldak’ın Merkez Belediye Başkanı, Ereğli Belediye Başkanının CHP’li olması hiçbir anlam ifade etmez. Ereğli’nin Zonguldak’ın meseleleri bize geldiği zaman boynumuzun borcu kabul ederiz. Ama birbirimize karşı samimi olalım. Bu işin özü budur. Esnaflarımızla ilgili olarak ise, küçük esnafımızı, büyük esnafımıza, AVM’lere ezdirmemek için büyük gayretler gösteriyoruz. Ama neticede bugün bakkalları yaşatmak mümkün değil. Hele hele Zonguldak’ta çok fazla araba var ve canı sıkılan arabasıyla alışveriş merkezlerine gidiyor. Bu Türkiye’nin birçok yerinde de böyledir. Kapıdaki bakkaldan alışveriş yapma dönemi maalesef tarihe karıştı. Ama buna rağmen küçük esnafımızı ezdirmemek için sanayi bakanlığı kuruluşlarla işbirliği halindeler. İnşallah esnafımızın da tüm sorunlarına kalıcı bir çözüm bulunacak.”

“FERİBOTLAR MÜŞTERİSİZ KALIRSA, SEFERDEN KALDIRILIR”

“Feribot seferleri arz, talep meselesidir. Daha önce de bu şehirde denenmiş bir şeydir. Ben buraya ilk 2004’te geldim ve Akçakoca üzerinden gelirken, o yolu hatırlıyorum. Yol fakiriydik. Açıkçası buradan İstanbul’a arabayla 3,5 saatte, feribotla giderseniz 12 saatte gidersiniz. Arabasını feribota çekip İstanbul’a 12 saatte gidecek insan sayısının çok fazla olacağını zannetmiyorum. Eskiden olabilirdi. Çünkü eskiden yollar çok kötüydü. Ama şu anda siz böyle bir kapasite görüyorsanız bunu temin etmek çok zor değil. Ama bu feribotlar müşterisiz kalırsa seferden kaldırılır. Çatalağzı’ndaki termik santralden ısıtma meselesi ise, dosyada verdiğiniz diğer problemlerde dahil olmak üzere hangi bakanlık ile ilgiliyse tek tek göndereceğim. Bundan emin olabilirsiniz. Ama zaten sizler adına 3 değerli milletvekilimiz ilgili mercileri taşıyorlar. Bende bunu fahri olarak bunu yapacağım. Bu konuda da biliyorsunuz geri dönüşüm sadece çöpte olmaz. Zemin hareketleri ise, bütün Karadeniz’de adeta deprem riski kadar büyük bir risk oluşturmuştur. Burada eğer birinci dereceden risk teşkil eden bir heyelan meselesi varsa biz bunu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na taşırız ve Çevre Bakanımız bu işi sizden benden iyi bilen bir arkadaşımızıdır. Böyle bir meseleye de hayır demeyecek olan bir arkadaşınızdır. Ümit ediyorum ki sonuç alırız.”

“BU ŞEHİRDE DOĞURGANLIK SAYISI FAZLA DEĞİL, 5 ÇOCUK YAPIN”

Çelik, Zonguldak Kent Konseyi Başkanı Yesari Sezgin’in, “Zonguldak, Bartın ve Karabük illerinin birleştirilip büyükşehir yapılabilmesi” konusundaki talebine ise, Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın 3 çocuk çağrısını hatırlatarak cevap verdi. TBMM eski Başkanı ve Zonguldak Milletvekili Köksal Toptan’ın da Bartın, Karabük ve Zonguldak illerinin birleştirilip, büyük şehir ilan edilmesi ve bu illerin her birinin de ayrı olarak vilayet kalması yönünde bir talebinin de bulunduğunu hatırlatan Çelik, “Sizler, ‘Büyükşehir olmak istiyoruz’ dediniz. Sayın Köksal Başkanımız bunu daha önce dile getirdi. ‘Acaba Bartın ve Karabük’ü birleştirerek bir büyükşehir olabilir miyiz?’ diye bir şey attı ortaya. Bu noktada onlarında yine vilayet olarak kalmalarını söyledi. Tabii bugüne kadar hayata geçmiş bir model. Zaten Bartın-Karabük sizden ayrıldı. Onlar bağımsızlıklarını alıncaya kadar bir hayli gayret gösterdiler. Tekrar aynı çatı altına gelmek isteyeceklerinden emin değilim. Kesinlikle gelmezler. Ama burada bir alternatif kalıyor; Başbakan’ın tavsiyesine herkes kulak verecek. Maalesef bu şehirde doğurganlık sayısı da fazla değil. 600 bin civarında nüfusunuz var ve ciddi bir hamleyle bu sonuca ulaşabilirsiniz. Aslında 5 çocuk fena değildir. Üniversitenin kadro meselesine gelince; namı diğer Karaelmas Üniversitesi’nde bugünkü adı Bülent Ecevit Üniversitesi’nde açıldığında 10 bin öğrenci vardı. Şimdi 24 bin öğrenci var. 24 bin öğrenci, 100 bin civarında nüfusu olan bir vilayet için ciddi bir ekonomik potansiyeldir. Aslında daha da üniversiteyi büyütmemiz gerekiyor. YÖK her sene bir çalışma yapar, Devlet Personel Başkanlığı’na ve Maliye Bakanı’na kadro taleplerini iletir. Eğer üniversitenin ekstra bir talebi varsa, biz de onları iletiriz. Buradaki talepler çok karşılanamayacak taleplerde değil” dedi.

Editör: Pusula Gazetesi