Sahile teğet vaziyette duran Helikopterde biri kadın ikisi erkek toplam 3 yolcunun bulunduğu öğrenildi. Balıkçı teknelerine çarpmaktan son anda kurtulan helikopter denize düşmesin diye yardıma balıkçılar koştu.

HELİKOPTERİ İPLERLE KARAYA SABİTLEDİ

Helikopterini mucize bir şekilde indiren ve adı öğrenilemeyen pilot balıkçılarla birlikte halat çekerek helikopteri düşmesin diye sabitledi. Helikopterin indiği sahil yolunun tam karşısında bulunan restuarıntın sahibi Ali Alemdar, film sahnesine benzettiği olayı saniye saniye DHA´ya anlattı.

ÖNCE YOLA İNMEYİ DENEMİŞ

Alemdar, helikopterin ilk olarak yola inmeye çalıştığını karşısına iki minibüs ve bir minibüs çıkında yeniden manevra yapıp havalandığını ikinci bir hamleyle balıkçı teknelerinin üzerinden süzülerek sahil yolundaki yürüyüş parkuruna son anda indiğini anlattı. Yolculara yardıma koştuklarını ve valizleriyle birlikte yolcuları bir taksiye bindirip gönderdiklerini anlatan Alemdar, " Kaptanı da tebrik ettik " dedi.

Mehmet Hattat ve kızını taşıyordu

Zorunlu iniş yapan helikopter Hattat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Hattat ile kızı İpek Hattat´ı taşıyordu. Pilotunun, hem kendi hem de taşıdığı yolcuları olası bir ölümden kurtaran başarılı iniş yaptırdığı helikopterde bulunan 4. kişinin ise asistan Ataman Gencer olduğu öğrenildi. Şirket yetkilisi baba - kız Hattatların olay nedeniyle büyük bir şok yaşadıklarını helikopter pilotu Mehmet Aksel´in çok zor koşullarda başarılı bir iniş yaparak herkesin canını kurtardığını belirtti. Şirket helikopterinin bugün Amasra´dan havalandığı, Hattatların enerji alanındaki bir yatırım nedeniyle Amasra´da bulunduğu açıklandı.

MEHMET HATTAT O KORKU DOLU DAKİKALARI

HÜRRİYET´TEN VAHAP MUNYAR´A ANLATTI


Kötü hava koşulları yüzünden boğaz sularına sadece santimetreler kala kaldırıma zorunlu iniş yapan helikopterde Hattat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Hattat ile kızı İpek Hattat vardı. Hürriyet Dünyası´ndan Vahap Munyar´ın ulaştığı işadamı Mehmet Hattat, helikopterde yaşanan o anları anlattı.

Hattat Holding´e ait helikopterin İstanbul´da Sarıyer´de Boğaz kıyısında kaldırıma zorunlu iniş yaptığını öğrenince Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Hattat´ı aradım:

- Geçmiş olsun. Bu havada helikopterle neden yola çıktınız?

- Enerji şirketimizde benim yardımcım olan kızım İpek Hattat´la birlikte dün Bartın´a gitmiştik. Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) yöneticileri ve Belediye Başkanı ile görüşmelerimiz vardı. Bugün Bartın´da hava iyiydi. Saat 14.30´da havalandık.

- İstanbul´da dün geceden itibaren kar yağışı başlamıştı. Gün boyunca da yağış sürdü. Buna rağmen havalanmanız büyük cesaret.

- O saatteki veriler uçuşa elverişli görünüyordu. Ancak Boğaz´ın üstüne vardığımızda kar yağışından kaynaklanan türbülans yaşadık. Kaptanımız, Maslak´taki asıl varış noktamıza gitmeyi zorlamayı doğru bulmadı.

- İniş konusunda nasıl karar verdi?

- Önce yola inmeyi düşündü. Sonra kaldırımda kendine uygun yer belirledi ve sağ salim bizi oraya indirdi.

- Ne hissettiniz?

- Allah kimseye öyle zor anlar yaşatmasın. Çok şükür kaptanımız çok ustaca bir iniş gerçekleştirdi. Kuyruk kısmı denize denk gelecek şekilde indi. Sağ salim evimize dönmüş olduk.

SU DOLU MAĞARAYA GİRMİŞ GİBİ AYAĞIMIZI ORAYA KOYDUK

Emekli pilot binbaşı Mehmet Aksel kritik inişle ilgili şunları söyledi:

"Amasra’dan kalktık, meteorolojik şartlar kalkışımıza uygundu. İstanbul’a gelmemiz 1.5 saat sürdü. Sakin bir uçuşla geldik. Boğaz’a girdik. O anda karla birlikte sis de vardı. Helikopterler için önemli olan sis ve bulutun içine girmemektir. İndiğim yerle Maslak arasında 500 metre mesafe vardı. Ancak 500 metre mesafede risk alamazdım. Bu yüzden en emniyetli yere indim. Çünkü Maslak’a inmek için 350 metre kadar daha yükselmem lazımdı, orada da sis bulutu vardı. Oraya inmek her pilotun yapabileceği bir şey aslında. Bütün konu o anda mağaraya girmiş gibi düşünün, su dolu mağaraya girmiş gibi düşünün, ayağınızı koyacak yer ararsınız, biz de ayağımızı oraya koyduk. Önemli olan risk almaktansa olduğumuz yerde durabilmek, başka alternatifler de vardı ancak onların ne getirdiğini bilmiyordum, oraya indim."

Editör: Pusula Gazetesi