Ak Parti Milletvekili Fazlı Erdoğan´ın sözleri dünkü Aday tanıtımına damgasını vurdu. Adayları uyaran Erdoğan Zonguldak´ta seçimin kaybedilmesi durumunda TBMM Başkanı Köksal Toptan dahil kimsenin hesabını veremeyeceğini söyledi. Fazlı Erdoğan´ın üzerinde en az durduğu isim Devrek Belediye Başkanı Özcan Ulupınar oldu. İşte Erdoğan´ın önemli uyarıları; "Sizin lokomotifinizin başında bulunan Genel Başkan sıradan bir insan değil. O nedenle bize küçük dar elbise dikmeye çalışanlar kesinlikle küçük dar dünyalarında boğulacaklardır. Zonguldak´ın 631 bin nüfusu var. 431 bin seçmeni var. Devrek´ten girdik, Çaycuma´ya geldik, başarılı hizmetler yaptık. Bakan göz görür, duymak isteyen kulak duyar. Ama gözün kör, kulağın tıkalı ve kalbin mühürlüyse yapacak hiçbir şeyim yok"
Gökçebey kazaya kurban gitmesin
Gökçebey şirin bir ilçe. Allah korusun bir kazaya kurban gitmesini hiç istemem. Hesabını iyi yap Sayın Başkan. Hem teşkilatta hem de yerel yönetimde sınavdasın. Kendine bak, aynaya bak yolunu il teşkilatıyla, ilçe teşkilatıyla, Milletvekilleriyle arazinin bütün noktalarında Ak Parti markasını ve fotoğrafını iyi şekillendir. Oradaki konum durum bunu gerekli kılıyor. Bunda hazır mısın?
Gonca´nın ilişkileri zayıf, icraatı tamdı
Merkez 5 yıl önce Ak Partili oldu. 5 yıl hizmet yaptı. 5 yılın öncesinde haftada bir gün suya kavuşuyordu. Borcu çoktu, hele hele işçisine hiç maaş veremiyordu. 90 trilyona yakında borcu vardı. Başkan ne yapsın, geçmişe ait yeterince Ak Partili çalışan da yoktu. Birikimli, vizyonlu, misyonlu ekipten mahrumdu. Bildiğini yaptı ve sosyal ilişkilerde biraz zayıf kaldı. Ama icraatı tamdı. Konumuna göre, durumuna göre bazen teşkilatla bazen de şartların gereği halkla sorunları oldu. Şimdi onların hepsi geride kaldı ve bugün Aday oldu. Dünden daha iyi şeyler yapacağına inanıyoruz. Onun için bizde arkasında dimdik duruyoruz. Seçimi almasını canı gönülden istiyoruz. Bunda en ufak bir tereddüt yaşamak istemiyoruz. Çünkü Zonguldak´ı aldık ve kaybetmenin hesabını kimse veremez. Ne Meclis Başkanı, ne bürokratlar, ne Milletvekilleri, ne Belediye Başkanı verir ne de Teşkilat verir. Verebilene aşk olsun, Millet ve Yüce Rabbim yardımcımız olsun.
Mithat Başkan, eşine bile dikkat et!
Çaycuma, Devrek kendinden çok eminsin. Emin olmaya devam et ama sakın ha yensen de cakaya kapılma. Allah korusun rehavete düşersin. Olur ya seçimi, seçim öncesi, seçim günü ve seçim sonrası almadığın müddetçe, bir oy da olsa tehlikelidir. Eşin bile sana oy vermeye bilir. Dikkat et! Onun hesabını da iyi yap.
Ereğli´de adalet istiyorum, adalet...
35 yıl önce geldiğim evim olan, otağım olan yarım kalmış işimi tamamlamak için Yüksel Başkanımla beraber arazide olmayı vatanda borcu, teşkilat borcu, insan borcu, insanlıktan nasip almak borcu olarak bu işi tamamlamaya, hiç kimse zorla oraya getirilmedi. Bende dâhil. Biz istedik Mevla nasip etti. Almaya mecbur ve mahkumuz. Ekonomik durumu Zonguldak´ın en iyi ilçelerinden birisi. Ama onun yanında o kadar da sorunu var ki. Bir film kondu sahneye. Oyuncuları, sahnesi, yazanı, çizeni belli. Adalet denen şey uzak da olsan tecelli edeceksin. Ama ey adalet sende gecikeceksen, sende de ister istemez tereddütler oluşabilir. Tereddüt etmeden tecelli etmesini diliyoruz. Geçmişte Ereğli Limanı bir yılda 512 milyar kazanç elde etmiş. 1,5 yıl içerisinde 2 trilyon 13 milyar gelir elde etmiş. Yani bir yılda 1,5 trilyon artış. Hesabını içeridekine soruyorlar. Geçmişte bir kamyon garajı var. 2005 de kontratı bitmiş ama hesap sorulup o kişi çıkartılmamış. Hesapların aslı geçmişe sorulacak. Geçmişte bu işi bu halde bırakanlar. Çöpün bir yıllık toplama masrafına baktığımız zaman, geçmişe göre bir yıla mahsuben 628 milyar daha ucuza toplatan, niye ucuza toplattın, niye bir yılda 1,5 trilyon limandan fazla gelir elde ettin. Hesap ortada. Ey adalet gecikme gereğini yap. İş yargıda. Hiçbir kimse yargı kararıyla suçlu olmadıkça ben onun suçlu olduğuna inanmıyorum. Paşalar tutuklandı, 11 ay sonra delil yetersizliğinden sokağa bırakıldı. Ben paşa olsaydım, çok özür diliyorum ben paşanın hanımı olsaydım ne derdim; "yuh senin paşalığına.´ Çünkü 11 ay delilsiz, ispatsız, günahsız birileri seni içeriye attı. Senin gerçekten adalet noktasında danışacağın biri yok muydu?" diye eşi paşaya sorardı. Demek ki bu ülkede garip şeyler oluyor. Bu ülke kendine geliyor, kendine dönüyor. Bu ülkeye demokrasi geç geldi. Niçin bu ülkenin başında Başbakanlar vardı ve idam sehpasına gitti. Bakanlar vardı ve demokrasi adına idam edildi. Rahmetli Özal demokrasi adına geçmişte yanlış asılanları iadeyi itibar için kemiklerini Türkiye´ye getirdi. O Başbakanı asarken geç kalan adalet, kemiğini Türkiye´ye getiren rahmetli Özal, nur içinde yat. Geç de olsa Türkiye´ye adaleti getirdin. O nedenle benim iki gömleğim var. Biri üzerimdeki, biri de kefenim. Siyasette birinci gömlek bu değildir, kefendir. Her an, her saniye görünen görünmeyen güçler seni hesaba çekebilir. Ama Allah´ın adaleti, hükmü bütün hesapların üzerindedir. Başbakan hapse atıldı ama bugün Türkiye Cumhuriyetini yönetiyor. Bütün dünya ayağa kalksa ölümün dışında bu görevi ondan alabilecek olan var mı? Yok. Onun için birileri bana laf atıyor. ´Düş Ereğli´nin Zonguldak´ın üzerinden´ diyor. Hadi be sende. Bu iktidar herkese iş verdi. Bende bunun bir parçasıyım. Ben Zonguldak´ta işsizliği arttırmışım. Yuh sana, acıyorum bu zavallıya. Kendisi iki tane sigortalı insan çalıştırdı mı? Hiç olmazsa Mevla bana 302 tane sigortalı insana iş verme imkanı nasip etti.
Alaplı, dediğini yapsın da görelim
Alaplı kendi dediğini kendi yaptı. Ahmet kardeşim son zamanlarda büyük bir çıkış yaptı. O çıkışın rüzgarıyla teşkilatı da arkasına aldı. Bu Hükümet 58 trilyon Alaplı´ya hizmet mührünü bastı.
Devrek, Çaycuma, Zonguldak, Gökçebey alınmış Belediyeler. Mazeret arama şansımız sıfır. O nedenle hem teşkilatın hem Belediye Başkanlarımızı bu konuda önemsiyorum. Onların gayretli çalışmalarına destek olup hepsinin seçimi almasını istiyoruz. Bizim elimiz taşın altında ama bu işe talip olanların da başı taşın altındadır. Ak Parti sizi iyi veya kötü bu saatten sonra dedikodulardan uzak yol haritası çizmek Ak Partinin duruşudur. Sen Zonguldaklısın büyük düşüneceksin. Alaplılı kardeşlerim sizde çok uyanık, çok dediğini yaptıran türdensiniz. Hadi yapın, biz de görelim.
