Zonguldak Kent Konseyi tarafından Genel Maden İşçileri Sendikası´nda düzenlenen ´Zonguldak´ta zemin hareketleri´ konulu toplantının yankıları devam ediyor.

Kozlu Belde Belediye Başkanı AK Partili Ali Bektaş´ın, üniversitelere yönelik eleştirileri damga vurmuştu.

Oturum başkanlığını İstanbul Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr. Oğuz Gündoğdu´nun yaptığı toplantıda konuşan Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Mühendislik Fakültesi Dekan Yardımcısı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakan Kutoğlu, Eskişehir Anadolu Üniversitesi ile zemin hareketlerinin nedenlerini saptamak amacıyla ortak yürütecekleri jeodezik çalışmalar hakkında bilgiler vermiş ve Belediye Başkanlarını uyarıları dikkate almamakla eleştirmişti. Bu saptama karşısında Kozlu belediye Başkanı Ali Bektaş, ise sorunun binaların yüksek katlı olması ile değil zeminle ilgili olduğunu belirterek; &[#]8220;"Sapla samanı karıştırmayalım. Yetiştirirsin iyi öğrenci, o da ona göre iyi etüt yapar, ona göre sondaj yapar, sen de ona göre ruhsat verirsin. Belediyeler en son aşamadadır. Adam gibi talebe yetiştirmezseniz, adam gibi etüt olmaz. ´Büyük üniversiteyiz´ demekle büyük üniversite olunmaz. Çok katlı binalarda belediyeler suçlanıyor. Sonuçta bu işin katla alakası yok. Bu işin zemin ve temel yapısıyla alakası var. Çünkü oraya gelene kadar jeoloji, statik, inşaat, teknik bir sürü proje var. En sonunda belediye var. Sizin yetiştirdiğiniz talebeler, jeoloji mühendisleri yanlış mı yapıyor? Belediyeleri suçlamak kolay. Türkiye Taşkömürü Kurumu´ndaki arkadaşımız belediyeleri suçluyor ama TTK 500 milyon lira zarar ediyor. ´Ne biçim mühendissin lan, niye zarar ettiriyorsunuz?´ derim bende&[#]8221; demişti.

TURHAN DEMİRTAŞ TARTIŞMALARI

DEĞERLENDİRDİ SORULARI YANITLADI

Toplantıyı baştan sona izleyerek katılanları kutlayan Zonguldak Mimarlar Odası Başkanı Turhan Demirtaş tartışmalarla ilgili olarak sorularımızı yanıtladı. Zonguldak&[#]8217;ta yapılaşmanın nasıl olması gerektiği konusunda 36 yıl önce yapılan çalışmayı hatırlatan Demirtaş; &[#]8220;36 yıl önceki plan çalışmalarında hazırlanan kitaplarda ayrıntısıyla anlatılıyor ve çözüm önlemleri de tek tek sıralanıyordu&[#]8221; dedi.

İşte Demirtaş&[#]8217;ın açıklamaları.

Toplantının genel değerlendirmesini yapar mısınız?

&[#]8220;Kömür üretimi nedeniyle altı boşaltılan Zonguldak&[#]8217;ın önünü görmesi, geleceğini bilmesi açısından çok önemli bir toplantıydı.

Önce Kent Konseyinden bir serzenişim olacak. Konuyla ilgili meslek kuruluşlarından, Mimarlara, İnşaat ve Maden Mühendisleri Odalarına haber bile verilmedi. Toplantıdan o günkü yerel gazetelerden haberim oldu. Toplantının ana konusu, Zonguldak&[#]8217;ta yaşanan yer hareketleri hakkında bilim adamlarınca Zonguldak&[#]8217;ın bu gününün tespiti ve yarınlarıyla ilgili önerileriydi.

Zonguldak Metropoliten Alan İmar Planlarının hazırlığını ve onaylanması süreçlerini bizzat yaşamış biri olarak; başımıza gelecekleri zaten bildiğim, sık, sık da kamuoyunu uyardığım konuların tekrarı gibi oldu.

Gerçek bilim adamı, çok yönlü bilimsel çalışmaların sonucu elde edilen bilgileri,korkmadan,yanlamadan, değiştirmeden sunan kişidir.

Toplantıda şunu gördüm. Konuşmacıların hepsi de gerçek bilim adamıydılar ve gerçekleri tüm çıplaklığı ile açıkladılar, bilimsel verilere dayanan sunumlar yaptılar. Kendilerine teşekkürü borç bilirim.

Bazı kendini bilmez, doğrular işlerine gelmez kişilerin, üniversitemizi, bilimsel çalışma yapan bilim adamlarını suçladıklarını duymak, asla kabul edilebilir bir durum değil. Böylelerini şiddetle kınıyorum.

Ülkemizde yer hareketleri konusunda araştırma yapan üç üniversiteden birine sahip olmanın sevincini yaşamamız ve onlara tüm güçlerimizle destek vermemiz gerekirken, ne idüğü belirsizlere vakit ayırmak gerçekten çok üzücü.

Hepimiz; bilim adamlarının sözlerine kulak vermek, önerilerine harfiyen uymak mecburiyetindeyiz.

Fırsat bulduğum her platformda söylediklerimi yine söylüyorum; tabiat harikası Zonguldak, çeşitli kentsel sorunlar nedeniyle yaşanmaz, çekilmez bir durumda geldiyse, bunun en büyük suçluları,bilimsel çalışmalara inanmayan, danışmayan, paylaşmayan, her şeyi kendilerinin bildiğini zanneden belediye başkanları ve belediye meclis üyeleridir.

ZMA Nazım İmar Planları 1976 yılında onandı. Bu gün önümüze gelen, tartıştığımız konular, 36 yıl önceki plan çalışmalarında hazırlanan kitaplarda ayrıntısıyla anlatılıyor ve çözüm önlemleri de tek tek sıralanıyordu.

Maalesef, o araştırmaları, önerilen önlemleri okumayan, o planları değiştirerek pilav haline getiren belediye başkanları ve meclis üyeleri, yaşanan olumsuzlukların, sıkıntıların baş sorumlusudurlar.

Onlar yok da olsalar, var ettikleri sıkıntıları nesiller çekmek zorunda kalacaklar.

Ne yaptılar da suçluyorsunuz

1976 tarihli ZMA İmar Planlarına baktığınızda, EKİ&[#]8217; den verilen bilgiler doğrultusunda planlanan alanın %70 inden fazlasının üzerinde tasman (TS), muhtemel tasman (MTS), uyarıları yazılmış olduğunu göreceksiniz.

Kömür üretiminin devam ettiği bilindiği halde, bu tür uyarılar olan parsellerde ve heyelan bölgelerinde; şehir plancılarının hazırladığı revizyon imar planlarıyla veya belediye meclis üyelerinin yaptığı plan değişiklikleriyle yüksek katlı yapılar yapıldı, halen yapılmaya devam ediyor. Bu binalarda tasman veya heyelan sonucu her hangi bir olumsuzluk yaşanırsa,bina sahiplerine veya satın alanlara kimler,ne cevap verebilecekler.?

Hatanın nerede ve kimlerde olduğu açık değil mi?

Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş&[#]8217;ın konuşmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Sevgili Ali Bektaş, her zamanki gibi espriliydi. Ancak; toplantıda,altı boşaltılan veya boşaltılacak olan, karstik boşlukları olan yerlerde yüksek yapılar yapılmasının yanlış olacağı şeklindeki görüşlere karşı çıktı.

Kozlu&[#]8217;da, revizyon planlarla ve belediye meclisinde yapılan plan değişiklikleriyle verilen kat artışlarının jeoloji mühendislerinin verdikleri raporlar doğrultusunda yapıldığını söyledi, bu raporlar sahte mi diye devam etti .

Kozlu Belediye Başkanı sevgili Ali Bektaş maden mühendisidir. Zonguldak&[#]8217;ın, yer hareketleri yönünden ülkemizde tek örnek olduğunu bilir.

Görüşlere yaklaşımı, jeoloji mühendislerini suçlar gibi anlamlar da çıkarılabilecek tarzda konuşması hoş olmadı.

İnanıyorum ki amacı bu değildi.

Asıl yanlışlığın nerede olduğunu göstermek için, 36 sene önceye tekrar dönmek, ZMA planlamasını biraz daha açmak istiyorum.

Zira, o planlama yöntemi, analitik etütleri, ihale şekli, planlama bürosu, uyarırı kitapları, planların onanması ülkemizdeki tek örnektir.

1976 de onanan ZMA imar planlarıyla birlikte, Zonguldak için özel hazırlanan İmar Yönetmeliği de onanmıştı.

Yönetmelikte; tasman veya muhtemel tasman alanlarında kalan parsellerde &[#]8220; TASMANA DAYANIKLI YAPI SİSTEMİNE UYGUN&[#]8221; yapı yapılması şartı vardı.

Bu şartın, bu gün bile Zonguldak Belediyesi İmar Planı Notlarında yazılı olduğunu göreceksiniz.

Tasmana dayanıklı yapıların nasıl yapılması gerektiği de planlama örgütünce hazırlanan kitaplarda yazılmıştı.

Belediyelerin verdiği İmar Durumu Belgelerinde &[#]8220;tasman sahasındadır&[#]8221; veya &[#]8220;muhtemel tasman sahasındadır&[#]8221; gibi bilgilerin verilme mecburiyeti vardı. Ancak, uzun yıllardır hiçbir belediye bu bilgileri vermiyor.

Parsellerde yapılacak yapıların projelerini hazırlayanlar; projelerini, zemin etütlerini yapan jeoloji ve jeofizik mühendislerinin hazırladıkları zemin etüdü raporlarına göre yapıyorlar.

Sonuç olarak ne diyorsunuz?

Belediyeler, imar durumlarında tasmanla ilgili bilgileri vermeyince, onlar da ancak zeminin cinsine ve durumuna göre araştırma yapak, raporlarında onlara ait bilgiler vermek durumunda kalıyorlar.

Yapının 100-150 m. altının boşaltılmış olduğunun veya ileride boşaltılacak olacağının, yapının oturduğu arazinin tasman etkisiyle çökeceğinin, kayacağının bilgisi belediyelerden verilmeden, jeoloji mühendislerini bilgisizlikle ve üniversitemizi de eksik ve yetersiz eğitim vermekle suçlar gibi ifadeler doğru değil.

Ben sayın Başkanın konuşmasının, üniversitemizi ve jeoloji mühendislerini horlamak olarak değil de, kendisine de yaptığı, çok dikkatli olmamız gerekiyor uyarısı olarak değerlendirilmesinden yanayım.

Sonuç olarak; Üniversitemizin yer hareketleriyle ilgili çalışmalarını başından beri destekliyorum ve bu çalışmalara herkesin katkı vermesinin, yarınlarımız için çok önemli olduğunu bir kez daha ifade ediyorum.&[#]8221;

Editör: Pusula Gazetesi