Van&[#]8217;da meydana gelen deprem sonrasında kısa bir süre öncesine kadar 19 ilde çalışan Yapı Denetim Firmaları&[#]8217;nın kağıt üzerinde denetim yaptıklarının ortaya çıkmasının ardından gözler diğer illere ve uygulamanın 2011 yılı başında başladığı Zonguldak&[#]8217;a çevrildi. Dün yaygın basında yer alan haberlere göre, Marmara depreminin ardından, ABD ve Avrupa&[#]8217;daki modeller örnek alınarak uygulamaya konulan, yeni yapıların &[#]8220;özel yapı denetim şirketleri&[#]8221; tarafından denetlenmesine ilişkin sistemdeki usulsüzlükler müfettişleri isyan ettirdi. Şirketlerin yüzde 90&[#]8217;ının, denetimleri kağıt üzerinde yaptıkları belirlenirken, yaklaşık 300 yapı denetim şirketi de usulsüzlükler nedeniyle kapatıldı. Yapı denetimlerinde hayatını kaybeden &[#]8220;mühendislerin&[#]8221; bile, şirketler tarafından denetimi yapan sorumlu kişi olarak gösterdiği belirlendi.


300 şirket kapatıldı


Binaların deprem testlerinin özel şirketler tarafından yapılmasına ilişkin yasa, 13 Temmuz 2001&[#]8217;de Resmi Gazete&[#]8217;de yayınlandı. Aralarında Ankara, İstanbul ve İzmir&[#]8217;in yer aldığı 19 ildeki yapıların deprem testlerinin yapı denetim şirketleri tarafından yapılması öngörüldü. Yasa kapsamında, 2001-2010 arasında yaklaşık 900 yapı denetim şirketi kuruldu. Şirketlerin denetimi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı&[#]8217;na verildi. Gelen yoğun şikayet üzerine son 5 yılda şirketleri yoğun denetimden geçiren Bakanlık müfettişleri, yaklaşık 300 yapı denetim şirketini usulsüzlükler nedeniyle kapattı. Zonguldak, uygulamanın 2011 başından itibaren başladığı iller arasında yer aldı.



AVANTAJLARI DA OLABİLİR DEZAVANTAJLARI DA


Pusula&[#]8217;nın sorularını değerlendiren Zonguldak Kent Konseyi ve Şehir Plancıları Odası Başkanı Yesari Sezgin konuyla ilgili değerlendirmesinde; &[#]8220;Bugüne kadar pilot uygulamanın yapıldığı 19 il arasında bulunmayışımızın dezavantajları olduğu gibi sistemin aksayan yönlerini görmek anlamında olumlu katkısı olduğu da düşünülebilir&[#]8221; dedi. Sezgin şöyle devam etti; &[#]8220;Planlama disiplininden uzaklaşmanın getirdiği Kentsel riskler sadece yapı risklerinden ibaret değildir; yoğunluklar, tehlikeli kullanımlar, yanlış komşuluklar, açık alan gereksinmeleri, altyapı, kamu alan ve tesislerinde yetersizlikler ve yanlış konumlandırmalar gibi nedenlerle imar planlarında bu riski artırma eğilimlerini ortaya koymaktadır. Planlama disiplininden uzak bir yaklaşımla kentleşmiş bulunan ülkemiz , risk azaltma yaklaşımına en büyük gereksinmesi olan ülkeler arasında yer almaktadır. Bu yaklaşım maalesef yaşadığımız felaketler sonrasında belli bir süre gündemde kalmakta sonra unutulmaktadır.


1999 yılında yaşanan depremlerden sonra Van&[#]8217;da yaşanan acılar bir kez daha yapılarımızın güvenli olup olmadığı sorusunu akıllara getirmiştir.



ZONGULDAK 19 İL ARASINDA YER ALMADI


1999 yılında yaşadığımız acılar sonrası 3194 sayılı imar kanununda getirilen bazı değişikliklerin yanı sıra 2001 yılında yapı denetimi hakkında kanunda yürürlüğe sokulmuştur. uygulama yönetmeliği de yürürlüğe girmiş önce 19 pilot ilde başlayan uygulama 01.01.2011 tarihinden itibaren ülke genelinde uygulamaya konulmuştur.


Bu yasayla amaçlanan can ve mal güvenliğini teminen, imar plânına, fen, sanat ve sağlık kurallarına, standartlara uygun kaliteli yapı yapılması için proje ve yapı denetimini etkin bir şekilde kurumsallaşmış olarak tekbir elden sağlayabilmektir.


Yapı denetim bürolarının bu anlamda sorumluluğu oldukça büyüktür.Bugüne kadar pilot il olan 19 il arasında bulunmayışımızın dezavantajları olduğu gibi sistemin aksayan yönlerini görmek anlamında olumlu katkısı olduğu da düşünülebilir.



ZONGULDAK&[#]8217;TA DA RİSKLİ ALANLAR VAR


Bu sistem ile İnsanlarımızın daha güvenli ve sağlıklı binalarda oturabilmesi için gelişmiş ülkelerde uygulanan kontrol sistemleri ülkemizde de başlamış olmakta aynı zamanda yaşanabilecek olumsuzluklarda sorumluların belirlenmesi sağlanmaktadır.


Yapı denetim bürolarının ortaya çıkan afetler ve insanların acılarını da göz önünde tutarak görevlerini eksiksiz ve sorumluluk bilinci ile yerine getirmeleri çok önemlidir. Bu anlamda kentimizin özellikle bazı bölgelerinin riskli alanlar olması da bölgemizde hizmet veren büroların bu sorumluluklarını artırmaktadır.


Bunun yanında günümüzde başlıca risk alanlarının nüfusun yoğun bir biçimde bir arada bulunduğu kentler olduğu gerçeğine dayanarak, kentler odak alınarak oluşturulan planlama aşamasında öngörülen çalışmaların yanı sıra, kentlilerin doğrudan katıldığı süreç ve yöntemlerle risk azaltma (sakınım) kararlarının alınması ve uygulanması öncelikli ilkelerimizden olmalıdır.


Bu vesile ile Van&[#]8217;daki depremde hayatını kaybedenlere Allah&[#]8217;tan rahmet geride kalan insanlarımıza da acil şifalar ve sabır diliyorum.

Editör: Pusula Gazetesi