ZKÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Özer, beraberinde rektör yardımcıları, rektör danışmanları ile birlikte gazetecilerle bir araya geldi. Üniversite bahçesinde düzenlenen basın toplantısında konuşan ZKÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Özer, mevcut yapıyı güçlendirmek istediklerini belirti. Hedeflerini açıklayan Özer, &[#]8220;Biz üniversitenin hem özgür olmasını hem de interaktif biçimde iletişime dayalı ve açık kapıların hepinin açık olmasını istiyoruz. Sorunlarımız ve sıkıntılarımız var. Onların hiçbirini mazeret olarak görmüyoruz. Biz iddialı olacağız, heyecanımızı hiçbir zaman yitirmeyeceğiz. Ve sabırlı olacağız. Yapacağımız projelerde iddialıyız. Heyecanımızı asla kaybetmiyoruz. Çünkü bu hizmet bir kamu hizmetidir. Öğrencilere, idari personele, şehre, bölgeye ve Türkiye&[#]8217;ye hizmet ediyoruz. Bu heyecanın dalga dalga yayılmasını istiyoruz. Üniversitenin büyük eksiklikleri var. Bunların hemen çözülmesi mümkün değil, bunun için sabretmek gerekiyor. Sabır derken heyecanımızı yitirmemeliyiz, sabır derken iddialarımızdan vazgeçmemeliyiz. Hedeflerimiz büyük. Her geçen gün üniversite sayısı artıyor. Bu bize olumsuz yönde etkiliyor. Öğretim üyesi bulmakta güçleşiyoruz. Bizim bu nedenle ertelenmiş oyan problemlerimizi bir an önce çözmemiz lazım gelir. Bölgeyle el birliği yapmamız lazım gelir. Onun için mümkün olduğu kadar şehirden de üniversiteye kaynak oluşturmamız lazım. Her türlü alternatife kapımız açık. Küçük olsun bizim olsun diye hiçbir düşüncemiz yok. Onun için basın olarak da bizim çalışmalarımızdaki yeri ayrıdır. Bizim yaptığımız çalışmaların şehirde algılanması lazım gelir. Ulusal ölçekte yayılması lazım gelir. Algı ve imajımızı düzeltmemiz lazım. ZKÜ olarak olumlu düşüncelerin paylaşılması lazım gelir. Sonuç olarak biz el birliği ile üniversiteyi ulusal ölçekte ilk 20 üniversite arasına sokmaktır. Potansiyel olarak çok yükseklerde olmayı hak eden bir üniversiteyiz. Akademik personelle de bunu aşabilecek bir üniversiteyiz. Sadece sorunlarımızı aşmamız gerekiyor. Elimizden geldiği kadar üniversitenin kapasitesini arttırmayı hedefliyoruz. Bunun için de şehrin bize destek olması lazım gelir. Şehrin hakim kişileri bize el ele vererek bu sorunları aşmamız lazım.Kişisel kanaatim, üniversitenin güçlenmesi demek şehrin güçlenmesi demektir. Benim genel olarak söyleyeceğim şeyler bunlardır&[#]8221; dedi.

AKADEMİK PERSONEL SIKINTISI
Türkiye&[#]8217;de çok sayıda üniversitenin olması sebebiyle akademik personel bulma da sıkıntı yaşandığını ifade eden Rektör Prof. Dr. Mahmut Özer, sekiz ayda 130 akademik personeli üniversiteye sağladıklarını ifade etti. Özer, şöyle devam etti:
&[#]8220;Akademik personel bulma sıkıntısı tüm Türkiye&[#]8217;de yaşanan bir sıkıntıdır. Cumhuriyetin kuruluşundan itibaren son 4-5 yıla kadar çok sayıda üniversite sayısında artış yaşanmaya başlandı. Öğretim üyeleri mümkün olduğu kadar memleketlerine gitmeye çalışıyor. Bu sadece ZKÜ olarak bir sorun değil bütün üniversitelerin sorunudur. Sekiz ayda 130 akademik üye sağladık. Bunların bir kısmı mevcut öğretim üyelerinden yükselmelerdir. Ama orada 74 yardımcı doçent ataması var. Öğretim üyesini bulmak için gerçekten çaba sarf ediyoruz. Ve bunda da başarılı olduk. Bizim üniversite olarak üzerimize düşen görevler var. Akademik personeli üniversite bünyesinde tutmak için, ZKÜ tarihinde ilk defa öğretim üyeleri diyor ki akademik yükseltmeleri olmuşsa kadrosunu almayan hiç kimse yok. Bölümlerdeki öğretim üyesi sayısının arttırılması bunu da büyük oranda sağladık. Bilimsel araştırmaların desteklenmesidir. ZKÜ olarak ilk defa TÜBİTAK&[#]8217;ın teşvik miktarı ile aynı miktarda uluslar arası yayın yapan öğretim üyelerine teşvik sağladık. Elimizden gelen, bütün imkanları seferber ederek öğretim üyelerini mutlu etmeye çalışıyoruz. Yeni genç öğretim elemanların da üniversite bünyesine katmaya çalışıyoruz. Genel olarak hem mevcut öğretim elemanlarını mutlu etmek zorundayız, hem de yeni öğretim üyelerini üniversitemize katmak zorundayız. Üniversite sayısı artıyor, öğretim üyeleri açısından yüksek öğretim demokratikleşti. Eskiden beş yıl bekleyip doçentlik veya profesörlük kadrosu bekleyenler oluyor. Bu aynı zamanda üniversitelerin demokratikleşmesini sağladı. Biz yüksek öğretim kurumları olarak da ülkenin nereye varmak istediğini de göz önüne alarak elimizden gelen çabayı gösteriyoruz. Türkiye&[#]8217;nin 2023 vizyonu var. Ekonomik olarak gelişmiş on ülke arasına girmektir. Bu otomatik olarak yüksek öğrenimin de gelişmesidir. Yüksek öğrenim kurumları da ekonomik politikaya paralel olarak gelişmek zorundadır.&[#]8221;

ÖĞRENCİ KAPASİTESİ
ZKÜ olarak 15&[#]8217;e yakın yeni bölümler açtıklarını dile getiren Rektör Prof. Dr. Mahmut Özer, &[#]8220;ZKÜ olarak 15&[#]8217;e yakın bölümler açtık. Bu sene 5850 kontenjan alındı. Öğrenci yerleşmesi sağlandı. ŞU anda 5400 öğrenci kayıt yaptırdı. Bu gayet makul bir sayıdır. Bize en fazla kontenjan yaptırılamayan yerler ön lisans bölümleridir. Yerleşmelerde düşüşler yaşandı. Tüm Türkiye&[#]8217;de ön lisansa rağbet azaldı. Fizik kimya biyoloji bölümlerine olan talepler azaldı. Yeni aldığımız öğrenciler ile birlikte toplam öğrenci sayımız 18 bin olacak&[#]8221; dedi.
Üniversitenin üç önemli fonksiyonu olduğunu belirten Rektör Mahmut Özer, AR-GE çalışmalarına ve şehrin geliştirilmesine yönelik araştırma çalışmalarına öncelik verdiklerini vurguladı. Mahmut Özer, &[#]8220;Üniversitenin üç tane fonksiyonu var. Eğitim öğretim araştırma ve şehirle bağlantıdır. Eğitim öğretim kapasitesini arttırdığımız zaman otomatik olarak şehirdeki nüfus sayısı da artacaktır. Özellikle mühendislik fakültesi tıp gibi bölümleri lokal ve bölgesel araştırmalara yönlendiriyoruz. Zonguldak&[#]8217;ın sanayisi ile bağlantılı sektörler varsa AR-GE anlamında projeler varsa öncelikle onlara yer veriyoruz. Filyos Vadi Projesi gerçekleşirse Ar-GE çalışmalarında araştırmalara öncelik veriyoruz. Bu bölümlere öncelik vereceğiz. Topluma hizmet üretmenin şu ana kadar ZKÜ, hastane ile ilgiliydi. Bizim istediğimiz şey, mühendislik fakültesinden diğer bütün birimlerimizi şehre ve bölgesine hizmet üretmesini sağlamaktır. ZKÜ Sürekli Eğitim birimimiz var. Her şeyle ilgili projeler var. Bizim istediğimiz şey öncelik olarak tüm arkadaşlar kentle bütünleşmenin bağlantılarını arttırmak istiyoruz. Konserleri gezsin, etkinliklere katılsın. Üniversiteyi kendi kültürel gelişimine bir araç gibi görsün. Üniversite aslında temel olarak varlık nedeni, geleceğin araştırılmasıdır. Bu bağ ne kadar çok artarsa hem Zonguldaklılar hayatlarının farklılaştığını görecekler. Kütüphanesinden faydalanacak, konserlere gelecek, eğitim öğretimin getirdiği ek katkılarla karşılaşacak. Sanayi işletmelerinde sorun olduğu zaman üniversiteye gelecek araştırmalar yapacak&[#]8221; dedi.
Üniversitenin gizli gündemlerinin olmadığını söyleyen Özer, &[#]8220;Şehirle ilgili değişik zamanlarda bazı projeler oldu. Şehrinde bu refleksi geliştirmesi lazım gelir. Biz kapılarımızı açtık. Bunu gerçekten isteyerek söylüyoruz. Gizli gündemlerimiz yok. Üniversitenin topluma sağladığı fonksiyonları güçlendirmek istiyoruz. Bu konularda nereden destek gelirse biz yardıma açığız&[#]8221; şeklinde konuştu.
ZKÜ Sağlık Meslek Yüksekokulu&[#]8217;nun eski binasının geçici Sağlık Bakanlığı&[#]8217;na geçici olarak poliklinik binası olarak verilmesi konusunu değerlendiren Rektör Özer, &[#]8220; Orası 1996 yılında yapılan anlaşma ile 20 yıllığına üniversitemize tahsis edildi. Sağlık eğitimi dışında kullanılması yasaktı. Ben görece geldiğim zaman o arkadaşlar talep etti. Ama ben olumlu yaklaşmadım. Bizim istediğimiz eğitim öğretim kapasitesini arttırmaktır. Sağlık eğitiminin haricinde başka hizmetler için de kullanmamız talep edildi. O binaya aşık falan değildik. Sağlık Meslek Yüksekokulu&[#]8217;nun poliklinik olarak kullanılması istendi. Bizim mekan olarak problemimiz var. Yeni bölümlerin açılması ile ilgili süreçte 8 ay bekledik. Burada süreci ben artık sorgulamıyorum. Bir tarafı ben diyelim diğer tarafı Sağlık Müdürlüğüydü. Geldiğimiz sürece baktığımızda, üniversite olarak birkaç noktada problem var. Hem hastane yeri ile ilgili sorunlar aşılacak hem de bizim sorunlarımız Valilik ile görüşülerek aşılacak. Büyük ihtimalle yakın vadede o sorunu çözeceğiz&[#]8221; dedi.
Binayı yapmakla üniversite olunmadığını ifade eden Rektör Özer, şöyle devam etti:
&[#]8220;Temel problem şudur. Bir binayı yapmakla üniversite olunmuyor. Bir bina alıyorsun, eğitim öğretimi, idari personel ve öğrencileri oraya taşıyorsunuz. Bir sürü problem oluyor. Öğrenciyi tutacak mekanlar yok. ZKÜ Meslek Yüksekokulu&[#]8217;nun teknik programlarının tamamı oradadır. Benim yönetim olarak rektör olarak kanaatlerim olabilir. Ben genelde bunları çok fazla açıklamayı uygun görmüyorum. Benim çünkü üniversite olarak eğitim öğretim yılında araştırmalar ve hizmet ile ilgili konulara odaklanmam gerekiyor. Kronik sorunlar var. Üniversitedeki öğretim üyelerimizin şehirle ilgili yapmış olduğu projeler varsa, bu açıkladığı zaman şehirle ilgili sorunlar düzelecekse bunun için gerekeni yaparız. Bütün süreçleri hepimiz yaşadık. Üniversiteler siyasi bir aktör değildir. Kanat belirtebilir ama çok fazla siyasi bir aktör gibi davranmaması gereken bir kuruluştur. Daha çok kendi fonksiyonları güçlendirerek ülkeye fayda sağlaması gerekir. Zonguldak dar bir alana sıkışmış. Bununla ilgili açılım yapması lazım gelir. Bunu yaparken de kurumlar arası kentsel dönüşümler yapması lazım. Benim kişisel kanaatim, Zonguldak&[#]8217;ın Ankara yoluna doğru açılıma ihtiyacı var. Eğer onlar gerçekleşirse gerçekten Zonguldak&[#]8217;ın uzun vadede o alanda büyük dönüşümler olacağını düşünüyorum.&[#]8221;
Editör: Pusula Gazetesi