8 Mart Dünya Kadınlar Günü&[#]8217;nün, eşitlik, daha huzurlu bir yaşam, emek ve hak arama mücadelesinin simgesi olan bir gün olduğu belirtilen açıklamada, &[#]8221;Tekstil işçisi kadınlar, ABD&[#]8217;de 1800&[#]8217;lü yılların ortalarında başlattıkları mücadeleyle, daha iyi çalışma koşulları, emeklerinin karşılığı olan bir ücret ve daha iyi bir yaşam istiyorlardı. Ancak bu isteklerinden sonuç alamadılar. Bunun üzerine 8 Mart 1908 tarihinde greve gittiler. Kendilerini çalıştıkları fabrikaya kilitlediler. Fabrikada çıkan yangında fabrika çevresine kurulan barikatı aşamayan 129 kadın yanarak can verdi. Kadınların mücadelesi diğer iş kollarında da yayıldı ve gelişti. 17 ülkeden 100 delegeyle 27 Ağustos 1910 tarihinde Kopenhag&[#]8217;da toplanan 2. Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı&[#]8217;nda kadın hakları için uluslararası bir kadın gününün her yıl kutlanması karar altına alındı. 1857 yılında New York tekstil işçilerinin grevinin günü olan 8 Mart, 1921 yılında yapılan toplantıda Dünya Kadınlar Günü olarak kabul edildi. Kadınların yürüttükleri mücadelenin temelinde seçme ve seçilme hakkı, günlük çalışma saatlerinin düşürülmesi, çalışma koşullarının ve ücretlerinin yeniden düzenlenmesi gibi konular bulunmaktadır. Bugün Türkiye&[#]8217;de kadına yönelik şiddet ve ayrımcılık acı olaylarla tartışma konusudur. Kayıtdışı çalışan kadın oranı kentlerde yüzde 30.6 iken kırsal kesimde yüzde 68&[#]8217;e ulaşmaktadır. Ülkemizde okuma yazma bilmeyen 4 milyon 670 bin kişinin, 3 milyon 757 bini kadın. İşsizliğin ilk vurduğu kesim de kadınlar. Özellikle kriz dönemlerinde ilk olarak kadınlar işten çıkarılıyor. Kadınlarımız diğer emekçiler gibi sigortasız, iş güvencesinden yoksun ve düşük ücretlerle çalışmaya zorlanıyor. Bu tablonun değişmesi hepimizin dileğidir. Hayatın her alanında birlikte mücadele ederek güzel günlere ulaşacağımıza olan inancımızla tüm Dünya Emekçi Kadınlarının mücadele gününü kutluyoruz&[#]8221; denildi.
Editör: Pusula Gazetesi
