Zonguldak´ta bir dizi ziyarette bulunan Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, girişimcilere uyarılarda bulundu. Ergün, "Projen varsa para var. Bundan sonra teşvikler, destekler gelip masamızın üzerine konulmayacak" dedi.
Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Salih Demir´i makamında ziyaret eden Bakan Nihat Ergün, burada yaptığı konuşmada iyi müteşebbisin taşıması gereken özellikleri anlattı. Bakan Ergün, globalleşen dünyada istenen ve ayakta kalabilen müteşebbis modelini şu sözlerle ifade etti:
"Bir ülkede müteşebbis varsa zenginlik vardır. Bu da sanayici, işadamı, esnaf ve sanatkardır. Hiçbirini birbirinden ayırmıyoruz. Hatta çiftçidir. Keşke tarımda işletme mantığı ile hareketi hızlandırabilsek. Müteşebbis, risk alandır, sermayesini, emeğini, zamanını, bilgisini riske atan adamdır. Garantisi yoktur. ´Bismillah´ diyor açıyor iş yerini, bakalım nasip neyse. Ama sadece ´nasip´ de demiyor. İyi malları vitrinine koyması gerekiyor, müşterinin taleplerine uygun hareket etmesi, müşteri ile ilişkilerini geliştirmesi, müşterilerine iyi davranması gerekiyor."
Ergün, "Hayatın her alanında insanlar faaliyet gösterecek. Bunları derleyecek, toparlayacak olan en önemli ekonomik aktör müteşebbistir. Her şey, müteşebbisin etrafında döner. Biz onun için özel sektörümüze ve müteşebbisimize değer vermeliyiz. Tabii o da çalışırken kurallara uygun olarak çalışmalıdır. ´Ben müteşebbisim diye çalışanların hakkını, hukukunu korumam, çevreye saygılı olmam, nasıl istersem öyle yaparım, araziyi istediğim gibi dağıtırım, denizi, dereyi kirletirim´ diyemez. Böyle müteşebbislik
de olmaz. Müteşebbis şimdi, çevreye duyarlı, çalışanların hakkını koruyan, sosyal sorumluluk sahibi, teknolojiye yatkındır. Atadan, kalma usullerle deden kalma teknolojiyle üretim yapacağım diyen, sanayici, işadamı, müteşebbis de artık yok. Makbul de değil zaten. Dünyadaki iyi müteşebbis modeli bu. Biz bu modele uygun müteşebbislik arzu ediyoruz. Sanayi odaları, ticaret ve esnaf, sanatkarlar odaları da müteşebbislerin en önemli organizasyonudur. Bu ruhu ve heyecanı da bu odalarımız vermelidir" diye
konuştu.
Bazı ülkelerde her yüz kişiden 16-17 kişinin müteşebbisliğe yöneldiğini belirten Ergün, Türkiye de ise bu oranın çok düşük olduğunu belirti. Bakan Ergün, "Bakın Türkiye´de 100 kişiden 3-4 kişi müteşebbisliğe yöneliyor. Bu ABD´de yüz kişiden 11-12 kişiyi buluyor. Bazı ülkelerde 16-17 kişiyi buluyor. Bütün müteşebbisler başarılı olmayabilir. Bazıları büyük ilerleme kaydedecektir. Onlar, üretim, istihdam ve ihracat yapacaklardır" dedi.

"YERİNDE SAYAN ÇOK SES ÇIKARIR"
Dünyadaki ve ülkedeki siyasi gelişmeleri takip etmeyen insanların yerinde sayacağını belirten Bakan Ergün, kendi üslubu ile ilginç örnekler verdi. Askerlerin, ´Yerinde say´ komutu ile büyük ses çıkardığını fakat ileri gidemediğini belirten Bakan Ergün, "Eğer dünyadaki, ülkedeki siyasi gelişmeleri takip etmezsem, benim yapacağım siyasetten bir şey çıkmaz. Bir müddet sonra patinaj yapmaya başlarım. Yerinde say. Yerinde sayanların gürültüsü daha çok oluyor ayrı. Hepimiz askerlik yaptık. Yerinde say dedin
mi, say başla ama hiç ilerleme yoktur. Yüksek sesle gürültü çıkar. Yerinde sayanların gürültüsü daha çok olur. İlerleyenler fazla gürültü yapmazlar. Yerinde saymanın da bir kazanımı yok. Dünyadaki gelişmeleri takip etmezse işadamı da yerinde sayar" ifadelerini kullandı.

"TEŞVİK DÖNEMİ SONA ERDİ"
Artık teşvik ve destek döneminin sona erdiğini belirten Bakan Ergün, desteklerin masanın üzerine konulmayacağı konusunda işadamı, sanayici, esnaf, sanatkar ve müteşebbisleri uyardı. Desteklerin artık proje bazlı olacağını anlatan Bakan Ergün şöyle devam etti:
"Bundan sonra teşvikler, destekler, gelip masamızın üstüne konulmayacak. Proje hazırlayacağız. KOSGEP destekleri proje bazlı destekler olacaktır. İyi proje yapan desteğe ulaşacak. Proje yapmayana, yerinde sayana bir şey yok. Sen yerinde say marş. Gürültü, patırtı. Sesin fazla çıkacak ama sana kimse bir şey vermeyecek. Bilgiye ulaşacaksın, proje yapacaksın, o zaman desteği bulacaksın. Ticaret ve esnaf ve sanatkar odalarımızın işadamlarımızı bilgilendirmeleri lazımdır."
Kendisine, ´Akıl verme, para ver sayın bakanım" diyenler olduğunu belirten Bakan Ergün, böyle düşünen işadamı, sanayici ve müteşebbisleri uyardı. Projesi olan herkese paranın olduğunu vurgulayan Ergün, "Birtakım şeyler söylüyorsun, bilgi veriyorsun. Akıl vermek olarak algılıyorlar. Sende proje yoksa, ne yapacağını bilmiyorsan, önünü göremiyorsan, yol haritası yoksa, para senin hiçbir işine yaramaz. Para, projen varsa işine yarar. Önünü görebiliyorsan yarar. O parayı nasıl kullanacağına dair bilgi varsa
yarar. Bazen küçük bir bilgi, milyonlardan daha değerli bir şeydir. Bilgiyi önemseyeceksin. Bilgi bizim önümüzü açacak bir şeydir. Bil, yapma. Bazı yerlerde bize diyorlar ki, ´Akıl verme, para ver, sayın bakanım´ diyorlar. Para var, kardeşim. Bak, nerede o. Arabanın bagajında. Parayla geldik. Senin projen var mı? Projen varsa para hazır. Sende proje yoksa, bizde de para yok. Biz destek veririz yardımcı oluruz. Proje anlayışına sahip işadamı, esnaf ve sanatkar gelişmesi lazım. Böyle gelişme sağlayabiliriz"
ifadelerini kaydetti.

İL MÜDÜRLERİNİ DE UYARDI
Bakan Ergün, yeni düzenlemeler, uygulamalar hakkında gerek üreticilerin gerek satıcıların gerekse tüketicilerin uyarılmasını istedi. Herkesten önce güncel bilgilere sanayi ve ticaret il müdürlerinin sahip olduğunu vurgulayan Bakan Ergün, bu nedenle il müdürlerinin bulundukları şehirde en popüler isimler olabileceğini ifade etti. Bakan Ergün, "Ben Sanayi ve Ticaret İl Müdürü olsam o şehrin en popüler adamı olurum. Çünkü hem üretenler hem satanlar hem tüketenler bizimle ilişkilidir. Dünyada ne olup
bittiğini biz onlardan daha yakından bilme şansına sahibiz. Yol, yön gösterme şansına sahibiz. Zonguldak´ta veya başka bir ilde, bir sanayici ve esnafın kafasına bir n"
Dünyadaki ve ülkedşey takılsa ilk akla gelecek kişinin sanayi müdürü olması gerekir" dedi. Bu arada söze atılan Ticaret ve Sanayi İl Müdürü Hayriye Göktaş, "Evet öyle oluyor zaten" diye cevap verdi. Bakan Ergün, Göktaş´ın cevabı üzerine, "Öyle olursa, o zaman en meşhur sensin. En meşhur sanayi müdürüdür" demesi üzerine ise Sanayi İl Müdürü Göktaş, "Öyle oluyor ama bilemiyorum çok meşhur muyum?" dedi. Bunun üzerine Bakan Ergün, "Tüketicilerin bile hakkını korumak bizim işimiz. Sanayi il müdürlüklerimiz de
bu misyonu kendilerinde taşırlarsa o şehirde hakikaten el üstünde taşınırlar" diye konuştu.

TSO BAŞKANI´DAN İLGİNÇ TALEP
Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Salih Demir, Bakan Ergün´e kısa bir brifing vermek istedi. Konuşması esnasında, ´Milli Prodüktivite Merkezi demek isteyen Başkan Salih Demir, ´prodüktivite´ kelimesini söyleyemediğini anlatarak merkezin isminin değiştirilmesini istedi. Başkan Demir, "Milli Prodüktivite diyemiyorum. Onun ismini değiştirmek lazım. Değiştirileceği söylendi. Değişmesi lazım" diye konuştu. İsteği olumlu karşılayan Demir, "Onu değiştireceğiz. Şimdiden Türkiye Verimlilik Merkezi
diyebilirsiniz. Öteki ismi önemli değil" dedi. Başkan Demir, Zonguldak sorunları ve madencilik sektöründeki sorunlar ile ilgili 2 ayrı dosyayı verdi.
Ardından yapılan sohbette Zonguldak Valisi Erdal Ata, Çates´in özelleştirilmemesini, özelleştirilir ise de santrallerin tek tek özelleştirilmesini istedi. Vali Ata, "Şimdi Çates´in özelleştirilmesi söz konusu. 4 santralin bir paket halinde özelleştirilmesi öngörülüyor. Özel sektör madencileri kömür verirken, TTK ürettiği kömürün büyük bir bölümünü termik santrale veriliyor. 4´lü paket olarak özelleştirilse ilimizde madencilik sektöründe ileriye dönük ciddi sorunlar yaşanabilir. Çates kurulurken
demirçelik fabrikası ve evlerde kullanılmayan kömürün santralde değerlendirilmesi düşünülmüştür. Ama Zonguldak dışından bir firma alması halinde, dışarıdan daha ucuz olan ithal kömürü alır. İmkan varsa özelleştirilmesin. Özelleştirilirse de tek santral olarak yapılırsa, buradaki, işadamları, sanayicileri, madencileri organize ederiz ve burayı alırlar" dedi.
Vali Ata´nın talebine destek veren TSO Başkanı Demir de Çates´in kent dışından bir kurumun alması halinde 15 gün içerisinde TTK´nın, 3 ay içerisinde özel maden ocaklarının kapanacağını ileri sürdü. Başkan Demir, "TTK üretiminin yüzde 80´ini, özel sektör ise yüzde 50´sini Çates´e satıyor. Burayı Zonguldak dışından biri alırsa muhakkak ithal kömüre döner. Bu da önce TTK´nın kapanmasına sebep olur. TTK hemen kapanır. Çünkü TTK, Çates´e 15 gün kömür satmasın, stok sahası olmaması nedeniyle ocakları kapatır.
Özel sektör 1-2 ay daha durur. Belki de 3 ay durur ama o da kapatır" diye konuştu.
Talebi olumlu karşılayan Bakan Ergün, "Zonguldak´ta ayakta durmaya zor yer buluyor, stoğa nerede yer bulacak" esprisi yaparak destek vereceğini ifade etti.
Başkan Demir, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün´e dev madenci heykeli verdi.
Editör: Pusula Gazetesi