Seyyar satıcılığın toplumsal olay haline geldiğini anlatan Nejat Uludüz, buna ekonomik sorunların neden olduğunu söyledi. Toplum Destekli Polisler ile birlikte ortak hareket ettiklerini ifade eden Uludüz, şöyle dedi:
&[#]8220;Seyyar satıcılık sadece ilimize yönelik bir şey değil. Artık toplumsal bir olay haline geldi. Bu işin iki yönü birden var. Birincisi vatandaşların geliş ve geçişlerini engellemesi açısından dolayı kaynaklanıyor. Diğer yandan ise meydana gelen ekonomik sorunlardır. İşsizlik hat safhada, insanlar barut gibi. Emekli olan insanlar bile artık sokağa çıkıyor. Dolayısıyla, burada da vatandaşı bezdirmeyecek şekilde bu insanlara elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyoruz. Ve onlara &[#]8216;Biz size Pazar yerinde yer gösterelim&[#]8217; dedik. Şu anda onlara ilişkin de yaklaşık 3 aydır Emniyet ile Toplum Destekli Polisler ile çalışmalarımız devam ediyor. Onları da şu anda rutin en az seviyeye indirdik. Özellikle evlerinde soğan, marul gibi sebzeleri yetiştirip satan kadınlar var. Açıkçası çok fazla olduğu zaman topluyoruz. Bazen de müsaade ediyoruz. En azından evine bir ekmek bile getiremeyenler var. Balıkhane haricinde seyyar balık satanları gördüğümüz zaman kaldırıyoruz. Onlara da müdahale ediyoruz. Genelde de onları mahallelere yönlendirmeye çalışıyoruz. Bu işin ortadan kalkması için vatandaşlara sürekli söylüyoruz. Her zaman her şeyi hijyenik olan yerden alsınlar. Mesela bu dilenci meselesi gibi. Toplum, bir dilenciye para vermezse, bu dilenci bir daha dilencilik yapmaz. İnsanlar gördükleri zaman dilencilere para verirse bu işe hep duygusal olarak bakarsa dilencilik yapmaya devam ederler. Ama bütün toplum para vermeyi keserse, dilencilik yapılmaz. Toplumumuz her şeye çok duygusal yaklaşıyor. İnsanlarımız yolda giderken, önünde gördüğü dilenciye para veriyor. Onun yerine, sosyal hizmetlere gittiğinde devlet mutlaka yardım edecektir. Tümünün çözüldüğünü söyleyemeyiz ama çözmeye çalışıyoruz. Ama para vererek onların halen daha dilencilik yapmasına teşvik ediyoruz. Halkımız seyyar satıcılardan bir şey almayı ve dilencilere para vermeyi keserse sağlıklı ve hijyenli yerlerden alışveriş yaparsa bunların önü kesilir. Örneğin bir insan seyyar satıcıdan balık aldığında, o balık bayat çıktığında gelip o balığı kime teslim edecek? Her şeyi markalı olan yerden almak lazım. Belki 3 kuruş pahalı ama hijyenik ve sağlıklı yerden almak gerekiyor.&[#]8221;
Zabıta Müdürü Nejat Uludüz, çalışmaları aralıksız sürdürdüklerini sözlerine ekledi.
Editör: Pusula Gazetesi
