Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde AK Parti Gülüç Belde Başkanı İsmail Yılmaz ile trafikte yaşadığı sorundan dolayı engelli eşinin yanında kendisinin darp edildiğini iddia eden Öner Kepenek (27), Ak Parti Gülüç belde Başkanı İsmail Yılmaz'dan şikayetçi olduğunu söyledi. Ak Parti Gülüç belde Başkanı İsmail Yılmaz ise Öner Kepenek'in aracı ile önünü kestiğini koltuğa eğilerek bir şey almak istediğini zannedince müdahale ettiğini söyledi.

Olay Ömer Halis Demir bulvarı Devrek yol ayrımı akıllı kavşak içinde meydana geldi. İddiaya göre Ereğli İstikametinden Öner Kepenek, kavşağa girdiği sırada İsmail Yılmaz'ın da arkadan geldiğini, Kepez istikametine dönüş yapmak istediği sırada ERDEMİR fabrikasından çıkış yapan aracı görünce durmak zorunda kaldığını ve bu sırada İsmail Yılmaz'ın aracından inerek kendisinin kullandığı otomobilin kapısını açarak vurmaya başladığını iddia etti. Aldığı darbeler sonrasında arabadan inen Kepenek, aracın içinde engelli eşinin olduğunu söylediğini ve İsmail Yılmaz'ın aracından inen yaşlı bir kadının kendisine 'Kaç kurtar kendini. Arabana bin ve git' dediğini de iddia eden Öner Kepenek, yaşadığı olayın ardından İsmail Yılmaz'dan şikayetçi olduğunu söyledi. Kepenek konuşmasında "Ben Devrek yol ayrımı istikametine giriş yaptım. İlk kavşağa giren ben oldum. Beyaz bir cip, arkamda kaldı. bende sola Kepez istikametine dönecektim. O arada arkadan korna sesi geldi. O sırada da ERDEMİR Bağlık kapıdan bir aracın çıkmasıyla frene basıp durdum. O sırada kapım açıldı. İlk olarak tekmeyi suratıma yedim. İkincisi koluma yedim. O arada arkadaşın ayakkabısı arabanın içine düştüğü sırada ayakkabısını almak için eğildim. Aslında o niyetle eğildim. Ayakkabıyı atıp bir anda arabayla gitmek istedim. ancak araba stop ettiği için ilerleyemedim. Emniyet kemerini çıkartıp arabadan indim. Emniyet kemerim bağlıyken dayak yedim. Benimle birlikte onun arabasından da bayanlar indi. Arabadan inen yaşlı teyze bana 'Kaç kurtar kendini' dedi. Bende neden kaçıp kendimi kurtarayım, eşimin engelli olduğunu bas bas bağırıyorum. Yaşlı kadın bana arabaya binip gitmemi istedi. İsmail bey ise benim eşimin engeli olduğuna inanmadı. İsmail beyin yanına kadar gidip kendisinden davacı olacağımı söyledim. bana istediğim yere şikayete gidebileceğimi ve Gülüç Beldesinin kendisinin olduğunu söyledi. Kolumdan tutup 'Bin arabana' diyerek beni itti. Arabaya bindim. O arabasına binip hareket etti. Gülüç istikametine devam etti. Araçtan Kışla ışıklarda durdu. bende durup araçtan indim. Ama hiç bir şekilde sen ne yapıyorsun diye bir şey söylemedim. Plakasını aldım. Yeniden hareket etti. Makas atarak Potbaşı'na doğru devam etti. Ben arkasından devam ettim sellöktör yaptım durmadı. Ben Potbaşı kavşağından döndüm. Benzin istasyonuna giren polisleri gördüm. Yanlarına gittim. Yardımcı olmalarını istediğim sırada bayılmışım. Bayıldıktan sonra kafamdan beya bir su dökmüşler. Sol kısmımdan darbe yediğim için suratım şişti. Şu anda zaten kulağım duymuyor. Doktorlarla da görüştük. hem Devlet hastanesinden hem de Düzce Araştırma hastanesinde doktorlar işitme kaybım olduğunu söylediler. Şu anda duymuyorum zaten.Sol kulak iptal. Şu anda işe gidip gelirken sürekli gözüm aynada. Herhangi bir olay olacakmış gibi sürekli korkuyoruz. Eşimi bile dışarıya çıkartmıyorum" dedi.

KORKUDAN ALTIMA KAÇIRDIM, UTANDIĞIMDAN POLİSE SÖYLEYEMEDİM

Olay sırasında eşi ile araba bulunan ve doğuştan spastik özürlü olan Ece kepenek ise yaşadığı olayda çok korktuğunu ve altına kaçırdığını, ifade verirken utandığından polise söyleyemediğini iafade etti. Ece Kepenek konuşmasında "Engelli olduğuma inanmadığı için inecektim. ancak sağ taraftan arabalar geldiği için inemedim. Polis memurlarına ifade verirken utandığım için altıma işediğimi söyleyemedim. Çok korktum. Yani İlk defa böyle bir şey yaşadım. Allah bir daha gerçekten yaşatmasın. İnsanlar duyarlı değilmiş. Onu öğrendim. O anda bir şey olabilirdi. Allah korudu. O sahneyi hatırlamak bile istemiyorum. Adamın tekme, yumruk atması, gerçekten çok korktum yani anlatamam. Ehliyet almak istiyordum. Ama bu şekilde ehliyet de almak istemiyorum. İnsanlara artık güvenim kalmadı.Trafikte her şey olabilir. Ama bu şekilde davranmamaları lazım. Gerçekten çok kötüydü. Eşimin orada benzinlikte bayılması, çok kötüydü. yani korktum. kendimden geçtim, eşime bir şey olacak diye korktum" dedi.

EŞİM VE ÇOCUKLARIM VARKEN EŞKİYA GİBİ ÖNÜMÜ KESTİLER, KİMSE KUSURA BAKMASIN

Yaşanan olayda Öner Kepenek'in kendisini darp ettiğini iddia ettiği Ak Parti Gülüç belde Başkanı İsmail Yılmaz ise, Öner Kepenek'in aracı ile kendi aracının önünü kestiğini, durduktan sonra koltuğa eğilerek bir şey almak istediğini zannedince müdahale ettiğini iddia etti. Yılmaz konuşmasında "Şimdi ben saat 23,30 civarıydı zannedersem. Çocukları aldım eve gidiyordum. kepez istikametinden Gülüç istikametine dönerken Bir araç Ereğli istikametinden köprü kavşağına beraber girdik. ben görmedim etmedim. ben kendi yolumda ilerlerken o bana korna çaldı. Sonra biz bu arkadaşla yan yana geldik. Kim olduğunu da bilmiyorum. Tanımamda yani. Arabayı üzerime kırdı. ben arabayı solladım. Bankete doğru yanaştım. Beş metre beni geçince yolun ortasında önümü kesti. Hanımım var, çoluk çocuğum arabanın içinde. O arada kapıyı açtı. Eğildi, koltuğun altından bir şey alır gibi yapında ben arabadan fırladım. Tanımıyorum çünkü, 10plakalı bir araba. Ben siyaset ve ticaret yapıyorum. Her şey olabilir. Bu arkadaş ben inince ne edeceğini bilmediğim için ayağımı uzattım arabadan inmesine izin vermedim. ben buna ne vurdum. Kamera kayıtları ortada. Bende zaten kendisinden davacıyım. Görecek. gecenin bir yarısı eşkıya gibi önümü kesiyor. Babam polis diyerek. kalktı ondan sonra arabadan indi. Benim arabamın yanına geldi. Ben hiç bir müdahale etmedim. Kayıtlar ortadadır. kendisinden bende şikayetçiyim. Bu eşi sakat olduğu noktasında işin üzerine gitmeye çalışıyor. Yaptığı ahlaksızlık aslında. Çünkü ben arabada kimin olduğunu bilmiyorum. Tanımıyorum da çünkü. Hanımın arabada ise neden benim arabamın önünü kesiyorsun. Gecenin bir yarısı yol keseceksin, ben o noktada sana müdahale etmeyeceğim. Böyle bir şey olmaz. Ben açık açık söylüyorum. Bu çocukla en ufak tanışmışlığım, husumetim yok. Ama ben dediğim gibi bu memlekette siyaset yapıyorum. Kongreden bir gün sonra oluyor bu olay. Yani benim üzerime ne ile geleceğini kestiremediğim bir insana müdahale etmek en doğal hakkım. Ben onun iddia ettiklerini bilmiyorum tabi ki. Yumruk attığımı, kulağının duymadığını söylüyormuş zannedersem. Kesinlikle böyle bir şey yok. Kamera kayıtları ortada. Polisin elinde. Bende kendisinden davacıyım. Benim eşimin çocuklarımın yanında önümü kesecek kimse kusura bakmasın. Ama burada zannediyorum ki eşinin durumunu mağduriyet olarak göstermeye çalışıyor. Bu ahlaki de değil, doğru da değil" dedi. Çünkü ben Ereğli' de bir etiketi olan, siyasette bir yere gelmiş insan olarak şunu söylüyorum. Asla bugüne kadar 45 yaşındayım. Emniyette bir tane sicil kaydım bulunmamıştır" dedi.

Taraflar birbirinden şikayetçi olduklarını sözlerine ekledi.

Editör: Pusula Gazetesi