Level Hospital Genel Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Hüseyin Bayrak, açıklamasına şöyle devam etti: "Tüm dünyada meme kanseri farkındalığını artırmak için yapılan kampanyalar, vakalarının artmasına rağmen erken tanı sayesinde ölüm oranlarının azaltmaktadır. Dedi ve sorularımızı yanıtladı.

Meme kanserine işaret eden şikayetler?

Memede veya koltukaltında ele gelen kitle

Meme başında kanlı veya şeffaf renkli akıntı

Meme başında içe doğru çekilme, çökme veya şekil bozukluğu

Meme başı derisinde soyulma, kabuklanma

Meme cildinde yara veya kızarıklık

Meme cildinde ödem, şişlik ve içe doğru çekintiler olması

Memede büyüme, şekil bozukluğu veya asimetri ya da renginde değişiklik

Kimler risk altında?
Ana unsur olarak östrojen hormonuna hayat boyu ne kadar fazla maruz kalındıysa risk o kadar artmaktadır. Örneğin; erken yaşta adet olup, geç yaşta menopoza girmek veya uzun süre doğum kontrol hapı kullanmak, ilk doğumunu 30 yaşından sonra yapmak, menopoz sonrası hormon tedavisi almak gibi. Ayrıca özellik anne, teyze, anneannede meme kanseri olması da risk faktörleri arasındadır.

Nasıl önlem alabilirim?
Görüntüleme yöntemlerinin gelişmesi ve farkındalığın artması ile günümüzde meme hastalıkları ve meme kanseri daha tanınır ve erken tedavi edilebilir hale gelmiştir. İleri evre meme kanserleri artık çok nadir görülmektedir. Kendi kendine meme muayenesi ve tarama programları sayesinde erken evre meme kanseri tanınmakta, lokal tedavi ve yakın takiplerle hastalıksız yıllar geçirilebilmektedir. Herhangi bir risk faktörü yoksa 20-35 yaş arası en az bir defa klinik meme muayenesi yapılması, 35 yaş sonrası klinik meme muayenesi ve meme ultrasonografisi yapılması, 40 yaş sonrası yıllık muayene ve hastaya göre değişmekle beraber yıllık meme ultrasonografisi ve mamografi çekilmesi tarama programlarının temelini oluşturmaktadır.

Ne zaman ve ne sıklıkla kendimi muayene etmeliyim?
Adet dönemi bittikten sonra 1 hafta içinde kendi kendine muayene yapılmalıdır. Duşta veya

sonrasında, oturarak yada ayakta muayene yapılabilir. Düzenli olarak yapılırsa kişi kendi vücudunu tanıyacak ve hastalığı böylelikle daha kolay fark edebilecektir.

Tarama programları için birçok konsensüs belirlenmiş olsa da hala en önemli erken uyarı sistemi kişinin kendi kendini rutin olarak muayene etmesidir. Ancak bu şekilde lezyonlar daha küçükken ve yayılmamışken tespit edilebilir. Bu da hastalığın sadece lokal olarak çıkarılmasını, yani memenin tamamının alınmadan tedavi edilmesini mümkün kılar.

Memenin kanser dışı hastalıkları ise oldukça sık görülmektedir. Fibroadenom, kistik yada solid lezyonlar, lipom, duktal ektazi-süt kanalında gelişme, gibi değişik perspektifte rahatsızlıklar neden olabilir. Önemli olan doktorunuzun siz de var olan durumun gelecekte kanserle ilişkili olabilecek bir lezyon olup olmadığını ayırt etmesidir.
Kendi kendine meme muayenesini ihmal etmeyelim, tarama programlarına mutlaka uyalım."